Yaklaşık bir yıldır Sütlüce’de çalışıyorum ve Koç müzesi her önünde her geçişimde kızımı da alıp gelmeliyim dediğim yerlerden biri Koç Müzesi oldu. Bu hafta gidelim, haftaya gidelim derken epey zaman geçti. Sonunda, 2018’in son hafta sonunda planladık ve Koç Müzesi’ne doğru yola koyulduk.
Rahmi Koç Müzesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde, Sütlüce’de bulunuyor ve Haliç’in keyifli manzarasına hakim bir konumda yer alıyor. Toplu taşıma ile ulaşım oldukça kolay; İstanbul’un her yerinden otobüs veya dolmuşlarla müzeye ulaşabilirsiniz. Eğer araçla gitmeyi tercih ederseniz, müzenin yakınında ücretsiz otopark alanları bulunuyor. Müzenin çalışma saatleri haftanın her günü 10:00 ile 17:00 arasında, Pazartesi günleri hariç, ziyaretçilere açık.
Biz araçla gitmeye karar verdik. Hafta sonu da olsa çocuklu olduğumuz için genellikle güne erken başlıyoruz. Müze için de trafik başlamadan erken saatte yola çıktık.
Biz ilk olarak ana girişin olduğu kapalı bölümden gezimize başladık ve arabaların sergilendiği koleksiyonun olduğu alandan içeri girdik. Bu alan, Koç Müzesi’nde en sevdiğim iki bölümden biri oldu. 70’lerden ve 80’lerden kalan birçok markanın arabaları arasında gezinmek gerçekten keyifliydi. O döneme ait arabalara baktığınızda, daha özenli ve tasarımları çok daha etkileyici geliyor. Resmen el işçiliğiyle üretilmiş bir ürünle, seri üretim bir ürün arasındaki fark gibi. Arabalar gerçekten çok güzeldi.
Genel olarak müze, zengin bir endüstriyel tarih ve sanat koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. Yukarıda bahsettiğimiz ulaşım araçları koleksiyonlarında eski tramvaylar, vapurlar gibi otomobillerden başka araçlar da var. Bunun yanı sıra, sanayi ve teknoloji odaklı galeri de kesinlikle görülmeye değer. Bu galeride endüstriyel gelişmelerin tarihine dair ilginç bilgiler edinebilirsiniz. Ayrıca, bu alanda deney odaları da var ve kızımla bazı deneyler yapıp araçları deneyimledik, burası da bu açıdan keyifliydi. Müzenin bahçesinde Denizcilik galerisi de bulunuyor. Bu kısımda ise denizcilik tarihine dair eşsiz bir yolculuk sunuyor. Burada gemiler, deniz fenerleri ve denizcilikle ilgili diğer pek çok objeyi inceleyebilirsiniz.
Müzenin içerisinde bir de bir restoran bulunuyor. Haliç kenarında bir kahve içip atıştırmak için ideal. Taze demlenmiş bir kahve eşliğinde, çocuklarınızla birlikte günün yorgunluğunu atabilir ve müzenin sunduğu benzersiz deneyimin keyfini çıkarabilirsiniz.
Sonuç olarak, Koç Müzesi’nde çok keyifli 2-3 saat geçirdik. Çocuklar için de aktiviteler olduğu için hem çocuklarınızı eğlendirecek hem de kendinizi tarih ve sanatla buluşturacak bir mekân hatta bence büyüleyici bir müze. Biz çok keyif aldık.
Müzeye girişlerde 0-6 yaş çocuklar ücretsiz, ancak yine de Rahmi Koç Müzesi websitesinden giriş koşullarını ve ücretlerini kontrol edebilirsiniz.
Güzel bir gün geçirmeniz dileğiyle!